Enerji ve Çevre Dünyası Dergisi 147. Sayı (Ocak-Şubat 2019)
Enerji ve Çevre / Ocak - Şubat 2019 35 enerji-dunyasi.com GÖRÜŞ E nerji talebinin üç mega trend altında artmaya devam ede- ceğini biliyoruz. Bunlardan ilki kentleşme… Kentleşme, belki de yüz- yılımızın en büyük olayı. 2050 yılına kadar dünyadaki şehirler 2,5 milyar daha insana ev sahipliği yapacak. Önümüzdeki 30 yıl içerisinde insan- lığın başından bu yana inşa ettiğimiz kadar şehir inşa edeceğiz. Bu da her yıl yeni bir İstanbul inşa etmekle eşde- ğerdir. Bunun altyapı, ulaşım ve kamu hizmetleri üzerinde yaratacağı stresi bir düşünün. Şehirlerin verimlilik ve en önemlisi enerji verimliliği sağlamanın yeni yollarını araması gerekiyor. Yaşa- nabilir şehirler yaratmak için, enerji sorununu çözmemiz gerekiyor. Bu yüzyılın ikinci mega trendi ise dijitalleşme. İnternet filminin ilk bölü- münü yıllar önce izledik; insanlar arası iletişimi anlatıyordu bu bölüm. Şimdi internetin ikinci bölümünü izliyoruz. Yeni bölüm insanları cihazlara, insanları makinelere ve cihazları cihazlara bağlamak üzerine... Önümüzdeki 5 yıl içinde 50 milyar nesne birbi- riyle konuşuyor olacak. Yani çok daha fazla trafik, veri, depolama ve daha da önem- lisi enerji tüketimi olacak. Enerji denklemlerini zor- layan üçüncü mega trend ise sanayileşme. Endüstri sektörü hâlihazırda dünyanın enerjisinin %30'undan fazlasını tüketiyor ve bu oran önümüzdeki 35 yıl içinde %50 artacak. Özetle, dünyamızdaki değişim her zamankinden çok daha büyük. Enerji talebinde bir artış oldu- ğunu hepimiz biliyoruz ve bu talep önümüzdeki 40 yıl içinde %50 artacak. Bu arada denklemin bir diğer tarafı olduğunu da unutmamalıyız. Bu, hep birlikte çözüme ulaştırmamız gereken bir sorun. Bugün, dünya nüfusunun %30'unun, yani yaklaşık 2 milyar insa- nın güvenilir enerjiye erişimi yok. Biz enerjiye erişimin temel bir insan hakkı olduğunu düşünüyoruz, bu global top- lumun ilgilenmesi gereken, zorlayıcı bir durum. Önümüzdeki 40 yıl içinde enerji tüketimi yüzde 50 artacak demiştik. Aynı zamanda, eğer küresel ısınmayı 2 derecenin altında tutmak ve sürdürü- lebilir bir gelecek vadetmek istiyorsak, emisyonlarımızı yarı yarıya azaltmamız ve şehirlerde kirliliği katlanılabilir sevi- yelerde tutmamız gerekiyor. Bu para- doksun çözümü ise verimliliğimizi 3 kat artırmaktan geçiyor. Biz EYODER üyeleri olarak, enerji optimistleriyiz. Günümüzün teknoloji- lerini kullanarak yaşadığımız bu ikileme çözüm üretmenin mümkün olduğunu düşünüyoruz. Bunun için sadece ener- jiyi tüketme kültüründen, yönetme kül- türüne geçmemiz gerekiyor. Bu bağ- lamda enerji dünyasındaki tartışma- lara baktığımızda genellikle insanların arz tarafındaki alternatifler üzerinde konuştuklarını görürüz. Nükleer ve kar- şısındaki diğer seçenekler, kaya gazı ve karşısındaki seçenekler, fosil yakıtlar ve yenilenebilir enerji kaynakları... Ancak bunların yanında hızla büyü- yen başka bir düşünce ekolü daha var, gerçek önceliğin enerji verimliliğinde olduğuna dair inanç. Biz de EYODER olarak bu ekolün temsilcileriyiz. Çünkü temiz enerji üretmenin en kolay, en ucuz, en hızlı ve en karlı yolunun ener- jiyi daha akıllıca kullanmak ve yönet- mekten geçtiğini biliyoruz. Uluslararası Enerji Ajansının veri- lerine göre hala endüstrideki enerji verimliliği potansiyelinin % 58’ine, altyapı sektöründeki verimlilik potansiyelinin % 79’una ve bina- lardaki potansiyelin %82’sine hiç dokunulmamış. Eğer enerji verim- liliğindeki bu potansiyeli hayata geçirebilirsek iklim değişikliği ile daha rahat mücadele edebilir, sür- dürülebilir bir dünya için daha ümit var olabiliriz. n TEMİZ ENERJİ ÜRETMENİN EN KOLAY YOLU, ENERJİ VERİMLİĞİ CIHAN KARAMIK EYODER Yönetim Kurulu Başkanı
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=