ağları limitli bir dağılımdan dolayı şebeke operatörüne ancak temel otomasyon, uzaktan görüntüleme ve bu kompleks ve çok geniş ağı limitli kontrol imkanı sağlamaktadır. Otomasyon uygulamaları yapılmasındaki en önemli temel neden, tedarik güvenilirliği, enerji sürekliliği ve işletme maliyetlerinin düşürülmesiydi. Yeni nesil dağıtım otomasyonu aynı zamanda yeni ihtiyaçları da karşılayabilecektir: ■ Kaynakların izlenmesi: ekipmanlara yeni sensörlerin yerleştirilmesiyle, ekipman durum bilgilerinin bir kaynak yönetim yazılımına iletilmesi ve yatırım & yenileme planlamalarında iyileştirme. ■ Elektrik hırsızlığının azaltılması: Şebekenin belli kademelerinde akıllı ölçümlerin karşılaştırılmasıyla, kayıp-kaçak oranlarının ve dağıtım şirketi verimliliğinin iyileştirilmesi. ■ Dağıtılmış enerji kaynaklarının entegrasyonu ■ Güvenlik izleme uygulamalarının eklenmesi (gözetim kameraları) İleri seviye dağıtım otomasyonu aşağıdakilerden oluşur: ■ Yeni şebeke yönetim konsepti (eski şebeke işletme kurallarının değiştirilmesi ile oluşturulmuştur) ■ Varolan dağıtım hatları ve kablolara yeni sensörlerin eklenmesi ■ Yeni haberleşme kanalları ile daha üst seviye otomasyon (özellikle AMM/AMI haberleşme sistemleri ile akıllı ölçümler) ■ Bu sensörler ve haberleşme altyapısının kontrol merkezleri ve bilgi işlem uygulamalarıyla entegrasyonu. Yeni uygulamalar sistem güvenliğinin 66 ENERJi DÜNYASI OCAK.ŞUBAT2011 bakımını yapıp, güç kalitesi ve tedarik sürekliliğini artırırken dağıtılmış enerji kaynaklarının entegrasyonunu da destekleyecektir. ■ Kendi kendini onarma, otomatik olarak tekrar servise girme özelliği ■ Orta gerilim ve alçak gerilim şebekelerinde izleme ve kontrolle, akıllı trafo merkezleri konsepti ■ Güç kalitesi izleme ve analizi ile ileri seviye şebeke görüntüleme imkanları. ■ Kontrol merkezi operatörlerine yönelik daha fazla şebeke yönetim imkanı (dağıtım tahmini vs.) Standartlar, dağıtım otomasyonu uygulamalarını ve tüm ekipmanların entegrasyonunu destekleyecektir. ■ IEC 61850 uygulamaları, kontrol merkezlerinden fıder kademesine kadar tüm dağıtım otomasyonu alanlarını kapsayarak sadece dağıtım merkezi uygulamalarının çok ötesinde genişleyecektir. ■ IEC 61968 Genel Bilgi Modellemesi, başka bilgi işlem uygulamalarına (CRM, GIS, MDM. . .) bağlanabilirliği sağlayacaktır. Bununla birlikte bu haberleşme ağları ek kapasiteye, mevcut alt sistemler arasında sürekli haberleşme ve enterkonnektiviteye ihtiyaç duyacaktır. Gelecekte HVDC (DC İletim), FACTS (Esnek AC İletim Sistemleri), UHV (Ultra Yüksek Gerilim), VFT (Değişken Frekans Transformatörü), WAMS (Geniş Alan Görüntüleme Sistemleri), süper iletken donanımları gibi teknolojiler daha da akıllı bir haberleşme şebekesinin oluşturulmasını sağlayacaktır. Yeni teknolojinin Arz & Talep tarafına etkileri Smart Grid'in üç ana hedefi aşağıda özetlenmektedir: 1. Şebeke kapasitesini optimize etmek için elektrik enerjisinin arz ve talep tarafını daha iyi dengelemek, yük eğrisinde günlük dalgalanmaları önleyerek, "yük faktörünü" maksimize etmek. 2. Üretim ve iletim kısıtlamalarından dolayı oluşan enerji maliyetlerindeki oynamaları düzenlemek. 3. Son kullanıcı tarafında daha fazla dağıtılmış üretim (yenilenebilir veya konvansiyonel) ve enerji depolamaya olanak tanıyan micro gridler'in kurulması. Sürekli yeni ekipman alarak kapasite genişletmek yerine, modern haberleşme ve İnternet teknolojileri kullanarak talep tarafındaki kaynakları daha düşük maliyetlerle kullanabilir ve bu üç hedefe rahatlıkla ulaşılabiliriz. Son kullanıcıların kendi elektrik yüklerini kontrol edebilmeleri ve Smart Grid'in getireceği yeni ekonomik avantajları kullanabilmesi için bir çok önemli ölçüm yapmaları gerekmektedir. ■ Ölçüm yapılamıyorsa iyileştirme yapılamaz. Son kullanıcının gerçek zamanlı karar verebilmesi ve analiz yapabilmesi için uygun ölçümleri alabilmesi gereklidir. ■ Son kullanıcının ekonomik fırsatlar oluştuğunda harekete geçmesini sağlayacak enerji stratejileri olmak zorundadır. Ticari bir binada, Bina Otomasyon Sistemine değişik yük atma/alma senaryoları eklenebilir.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=