DR. TARKAN KOCA Ä°nönü Üniversitesi Makine MühendisliÄŸi Bölümü ÖÄŸretim Üyesi

Ä°nsanoÄŸlunun diÄŸer canlılardan ayrılan en önemli özelliklerinden biri doÄŸal ortam ile etkileÅŸiminde kendisine avantaj saÄŸlayan enerji kaynaklarından yararlanabilmesidir. Ülkemizde ve dünyada gün geçtikçe enerjiye olan ihtiyaç artmaktadır. Böylece insanoÄŸlu yeni enerji kaynakları bulmaya yönelmiÅŸtir. Özellikle yenilenebilir enerji kaynakları avantajlarından dolayı bilim insanlarının ilgisini çekmektedir. Mevcut tükenebilir enerji kaynaklarında ki bunlar kömür, petrol, doÄŸalgaz gibi fosil yakıtlardır, azalmalar yaÅŸanmaktadır. Ayrıca fosil tabanlı enerji kaynaklarının küresel ısınma, çevre ve hava kirliliÄŸi, asit yaÄŸmurları gibi olumsuz sonuçları canlı yaÅŸamını tehdit etmektedir.

Bu problemlerden dolayı artan hassasiyet, bu zararları en aza indirgemeyi gerektirmektedir. Canlı saÄŸlığını tehdit eden unsurların en aza indirilmesi için uygulanan teknolojilerin getirdiÄŸi maliyetler ve kullanılan kaynakların yenilenebilir olmayışı yenilenebilir enerjilerin önemini artırmıştır. Bunun sonucu olarak çevre dostu olan, yakıt maliyeti olmayan, kaynaklardan elektrik üretimi zorunlu hale gelmiÅŸtir. Bu kaynakların en önemlileri ve baÅŸta gelenleri rüzgâr enerjisi, güneÅŸ enerjisi, hidrolik enerji, jeotermal enerji ve biyokütle enerjileridir. Türkiye’nin konvansiyonel enerji kaynakları ile yenilenebilir enerji kaynaklarının potansiyelleri karşılaÅŸtırıldığında, özellikle rüzgâr enerjisi büyük bir önem arz etmektedir. Rüzgârın atmosferde doÄŸal olarak oluÅŸması, yakıt maliyetinin olmaması, kurulum sürecinin kolay olması ve maliyetinin de gün geçtikçe azalıyor olması rüzgâr enerjisinin hızlı bir ÅŸekilde geliÅŸmesinin çok sayıdaki nedenlerinden bir kaçıdır. Rüzgâr enerjisinden elektrik üretim sürecinde karbon oluÅŸumunun gerçekleÅŸmemesi, rüzgâr enerjisine temiz enerji denilmesinin en önemli nedenidir. Bu sayede çevre kirliliÄŸine neden olmamaktadır [1, 14].

Yazının devamı için tıklayın