200x200 piksel Reklam Alanı

'YEKA Türkiye'de Birçok Gelişmenin Önünü Açacak'

'YEKA Türkiye'de Birçok Gelişmenin Önünü Açacak'

22 Eylül 2017 | SÖYLEŞİ
136. Sayı (Eylül 2017)
4.648 kez okundu

Dergimizin sorularını yanıtlayan Siemens Gamesa Renewable Energy Türkiye CEO’su Hakan Yıldırım, YEKA ihalesi ile rüzgâr enerjisinde ilk defa tek seferde bu kadar yüksek miktarda kurulu güç için hamle yapıldığına dikkat çekti ve ihalenin Türkiye’de birçok geliÅŸmenin önünü açacağına inandıklarını vurguladı.

Öncelikle kendinizden ve firmanızdan kısaca bahsedebilir misiniz?

Siemens 160 yıldır Türkiye’de enerji, endüstri, saÄŸlık, ulaşım ve akıllı binalar gibi birçok farklı alanda yenilikçi, güçlü ve güvenilir çözümler sunuyor. Siemens’in enerji alanındaki faaliyetleri ise Enerji Yönetimi, Enerji Üretimi ve Enerji Üretimi Servisleri olmak üzere üç ayrı alana odaklanıyor. Siemens bünyesinde rüzgar enerjisi faaliyetlerine 2010 senesinde baÅŸlandı, 2017 yılında İspanyol Gamesa firması ile birleÅŸen bölümümüz, Siemens’in ana hissedarı olduÄŸu Siemens Gamesa Renewable Energy adlı ayrı bir ÅŸirket olarak hizmetlerini sürdürüyor.

Bugün dünya çapında 75 GW'lık kurulu kapasiteye sahip Siemens Gamesa Renewable Energy, 27 bin kiÅŸiden oluÅŸan ekibiyle, 90'dan fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Karasal (onshore) ve deniz üstü (offshore) rüzgar türbini tasarımı, üretimi, kurulumu ve son teknolojiye sahip hizmet çözümlerimiz ile uçtan uca deÄŸer zinciri yaratıyoruz. Yenilenebilir enerji teknolojileri alanında lider bir tedarikçi olarak konumlanan Siemens Gamesa; güvenilir, çevre dostu ve uygun maliyetli ürün, çözüm ve sistemleriyle yenilenebilir enerjiyi, konvansiyonel enerji kaynaklarıyla zorlanmadan rekabet edebilir seviyeye getirmeyi ve rüzgâr enerjisinin maliyetini düÅŸürmeyi hedefliyor.

Ben de yurt içi ve yurtdışında önemli enerji projelerinde 5-6 sene çalıştıktan sonra 2005 senesinde Siemens ailesine katıldım. Yıllar içerisinde birçok farklı görev üstlendim ve ÅŸu anda Siemens Gamesa Türkiye Genel Müdürü olarak görev yapmaktayım.

Türkiye’de merakla beklenen YEKA ihalesini Siemens Gamesa Renewables’in de içinde bulunduÄŸu konsorsiyum kazandı. İhalenin detayları ve Türkiye’ye saÄŸlayacağı katkılar konusunda bilgi alabilir miyiz?

Siemens Gamesa olarak 3 AÄŸustos 2017 tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından düzenlenen Rüzgar Enerjisi YEKA (Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları) ihalesini kazandık. Siemens Gamesa Renewable Energy olarak Türkerler ve Kalyon Enerji ile birlikte oluÅŸturduÄŸumuz konsorsiyum ile ihalede 3,48 dolar cent/kwh’lık en düÅŸük teklifi vererek bu önemli projeyi üstlendik.

YEKA projesi ile beÅŸ bölgede 1000 MW’lık rüzgâr santrali kuracağız. Projede kullanacağımız türbinler, yüzde 65 yerlilik oranıyla üretilecek. Ayrıca proje kapsamında önümüzdeki 21 aylık sürede Türkiye’de bir üretim ve Ar-Ge merkezi kurulması gerekiyor. Kurulacak üretim merkezinde, Siemens Gamesa portföyünün en yenilikçi ve verimli türbinlerinin üretimi yapılacak. Ar-Ge merkezinde ise 10 yıl süreyle 50 tam zamanlı teknik personel çalışacak. Böylece Siemens Gamesa, ülkemizdeki istihdama katkı saÄŸlayacak ve Ar-Ge yatırımlarını artıracak.

 Rüzgar Enerjisi YEKA ihalesinin, Türkiye’de birçok geliÅŸmenin önünü açacağına inanıyoruz. Rüzgâr enerjisinde ilk defa tek seferde bu kadar yüksek miktarda kurulu güç için hamle yapılması, bu geliÅŸmelerin en önemlilerinden biri. Enerjide dışa bağımlılığın azaltılması, düÅŸük karbonlu ekonomiye geçiÅŸi hızlandırması, cari açığı azaltacak olmasının yanında üretim ve istihdam açısından da Türkiye’nin ekonomik geliÅŸimini destekleyecek önemli bir sürecin baÅŸlangıcına iÅŸaret ediyor. Aynı zamanda bu projeyle yenilenebilir enerjide yan sanayinin de temeli atılıyor. İhalede zorunlu olan yüzde 65 yerlilik oranı, Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanında teknoloji üssü olması yolunda kayda deÄŸer bir aÅŸama. Kurulacak fabrikada yılda en az 150 adet türbin üretilecek. Türbin fabrikasının üretim maliyetlerinde rekabet edilebilir fiyatları saÄŸlaması ve dolayısıyla ihracat yapabilme potansiyeline kavuÅŸacak olmamız da çok önemli.

YEKA ihalesi sektörün beklemediÄŸi bir ÅŸekilde 3.48 dolar cent/kWh’lık fiyat teklifi ile sonuçlandı. Bu durumun Siemens Gamesa’nın Türkiye enerji sektörüne duyduÄŸu güven sonucu oluÅŸtuÄŸunu söyleyebilir miyiz?

Dünyada rüzgar lisanslarının artık YEKA benzeri büyük ihaleler ile verildiÄŸini görüyoruz. Bunun iki ana nedeni var, ilki elbette ölçek ekonomisi yaratarak elektrik birim fiyatını düÅŸürmek, ikincisi özellikle geliÅŸmekte olan ülkelerde lokal imalatı teÅŸvik etmek. Bu tip ihalelerde oluÅŸan fiyatların giderek düÅŸtüÄŸünü görmekteyiz.  En son geçtiÄŸimiz hafta Almanya’da yapılan 1GW’lık lisans ihalesinde çıkan ortalama fiyat 50.4 USD/MWh, en düÅŸük fiyat 41,3USD/MWh oldu. Almanya’da yapılan bir önceki ihaledeki ortalama fiyat ise 67.3 USD/MWh ÅŸeklinde olmuÅŸtu. Rüzgar endüstrisi geliÅŸtikçe rüzgardan elde edilen elektriÄŸin konvansiyonel yöntemler ile üretilen elektrik ile baÅŸa baÅŸ noktaya geldiÄŸini ve hatta daha rekabetçi olacağını göreceÄŸiz. YEKA ihalesinde kazanan fiyat, bu öngörüye sahip konsorsiyumların kıyasıya mukayesesi neticesinde oluÅŸtu. Bu fiyat, aynı zamanda Türkiye’de yenilenebilir enerji kapasitesini artırmaya olan baÄŸlılığımızın da güçlü bir yansıması.

Yenilenebilir enerji kaynaklarının en büyük dezavantajı olarak baz kaynak konumunda olamamaları olarak gösteriliyor?  Bu nedenle enerji depolaması büyük önem arz eden bir konu. Siemens Gamesa olarak bu alanda ne gibi çalışmalarınız bulunuyor?

Yenilenebilir enerji üretiminin öngörülemez yapısı, dalgalanmalara ve dengesizliklere yol açarak ÅŸebekenin sürekliliÄŸini ve enerji kalitesini etkileyebiliyor. Rüzgâr ve güneÅŸ enerjisinin deÄŸiÅŸkenliÄŸinin, yanı sıra arz-talep dengesindeki düzensizlikler, sürekli ve güvenilir bir güç kaynağı ihtiyacını doÄŸuruyor. Siemens bu anlamda yenilenebilir enerji sistemlerinin bu ihtiyacına yanıt vermek üzere Siestorage enerji depolama sistemini geliÅŸtirdi.

 

Firma olarak yenilenebilir enerji sektörüne sunmuÅŸ olduÄŸunuz hizmetlerden ve ürünlerden bahsedebilir misiniz?

Enerjinin yönetilmesi, üretilmesi bakım ve servis hizmetlerinin saÄŸlanması ile faaliyet gösterdiÄŸimiz üç alanda yenilikçi ürün, sistem ve hizmetlere yönelik çok kapsamlı bir portföyümüz bulunuyor. Rüzgar türbin teknolojisinin geliÅŸmeye yeni baÅŸladığı 1980’lerden bu yana sunduÄŸumuz inovatif teknolojilerle rüzgâr endüstrisinde öncü bir rol üstleniyoruz. Türkiye rüzgâr enerjisi sektörüne de fabrikada türbin tesliminden anahtar teslim çözümlere kadar geniÅŸ bir yelpazede hizmet sunuyoruz.

Siemens Gamesa olarak rüzgâr enerjisi sektörü için direct-drive teknolojisi, dünyanın en uzun tek parça fiberglas kanat üretimi, düÅŸük rüzgâr hızlarında yüksek enerji üretimi sunan türbin ve uzaktan bakım servisleri gibi inovatif çözümler saÄŸlıyoruz. Rüzgâr türbinlerinde diÅŸli kutulu türbinler ve diÅŸli kutusuz ‘DirectDrive’ türbinler olmak üzere her iki teknolojiyi de sunan nadir ÅŸirketlerden biriyiz.

DirectDrive teknolojisinde “permanent magnet” adı verilen, yani jeneratörün içinde mıknatıslar kullanarak manyetizma saÄŸlayan bir yenilik getirdik. Sürekli yön deÄŸiÅŸtiren rüzgârlarla karşı karşıya kalan rüzgâr türbinleri yıpranmaya çok açık makineler olduÄŸu için DirectDrive, rüzgâr türbinlerine yönelik çok avantajlı bir teknoloji sunuyor. Portföyümüz, platform yapılanması ile yalın bir tasarım sürecinin yanı sıra türbinlerde kritik önem taşıyan standartlaÅŸtırma, modülerleÅŸtirme, üretim ve kuruluma kolaylık saÄŸlıyor.

Türkiye enerji sektöründe görmüÅŸ olduÄŸunuz sorunlar ve çözüm önerilerinizden bahsedebilir misiniz?

Türkiye, birincil enerji kaynaklarının yüzde 70’ini dışarıdan ithal eden bir ülke ve cari açığın büyük bir kısmını ithal edilen bu enerji kaynakları oluÅŸturuyor. İthalata bağımlılığı azaltmanın ve cari açığı düÅŸürmenin yollarından biri yenilenebilir enerji kaynaklarını maksimum seviyede kullanmak; bunun için de doÄŸru enerji yatırımlarının hayata geçirilmesi gerekiyor. Çünkü teknoloji ve sanayideki geliÅŸmelerin yanı sıra nüfusun ve kentsel nüfus yoÄŸunluÄŸunun da hızla artmasıyla, dünyada olduÄŸu gibi Türkiye’deki enerji talebi de hızla yükseliyor. Bu talep ÅŸu anda büyük oranda fosil kaynaklardan karşılansa da uzun dönemde alternatif enerji kaynaklarına yönelmenin kaçınılmaz olduÄŸunu biliyoruz. Temiz ve yenilenebilir bir kaynak olan rüzgârın karbon emisyonu, çevre kirliliÄŸi gibi dezavantajlarının olmaması, sadece enerji sektörüne deÄŸil aynı zamanda ekolojik dengenin korunmasına da olumlu katkı saÄŸlıyor ve dünyada rüzgâr enerjisi yatırımları hızla artıyor. Türkiye de 2023 yılında 20 GW’lık kurulu rüzgâr enerjisine ulaşılmayı hedefliyor. Bunu baÅŸarabilmek için yerine getirilmesi gereken önemli ÅŸartlar var.

 

Ayrıca rüzgar projelerinde izin ve imar süreçlerinin hızlandırılması ve kolaylaÅŸtırılmasının da bu sektörün büyümesine katkı saÄŸlayacağını düÅŸünüyoruz. Bu koÅŸulun saÄŸlanması için yetkili kurumlarla yatırımcıların bir araya gelerek bu süreçlerin nasıl daha hızlandırılabileceÄŸi konusunda ortak akıl yürütmelerinin yararlı olacağını öngörüyoruz. Çevreyi de koruyacak ÅŸekilde gerekliliklerin yerine getirilmesini saÄŸlayacak ama aynı zamanda yatırımcıyı da destekleyecek ÅŸekilde düzenlemeler gerekiyor. Bunun yanı sıra, kanuna göre 2020 yılına kadar verilecek olan rüzgar enerjisine yönelik YEKDEM mekanizmasının 2020 sonrasında da devam ettirilmesi gerektiÄŸini düÅŸünüyoruz. Bu uzatmanın önümüzdeki kısa dönemde açıklanması, yatırımcılar açısından oluÅŸabilecek belirsizliÄŸi ortadan kaldıracağından Türkiye’nin rüzgar enerjisi hedeflerine daha kolay ulaÅŸabilmesini saÄŸlayacaktır.

 

Son olarak eklemek istedikleriniz?

 

Türkiye özellikle son beÅŸ-altı yıldır gösterdiÄŸi performansla rüzgar enerjisinde dünyadaki en büyük pazarlardan biri haline geldi.  YEKA projesi ile birlikte artık ikinci bir faza girmiÅŸ olduk. Türkiye’yi Ar-Ge’si, türbin imalatı ve yan sanayisiyle rüzgar endüstrisi geliÅŸtiren bir ülke haline dönüÅŸtüreceÄŸimiz bu yeni süreçte tüm paydaÅŸlarımızın desteÄŸine ihtiyacımız olacak. Rüzgar kurulumlarının hız kesmeden devam edebilmesi için YEKA kadar YEKDEM projelerinin de devam etmesi gerekliliÄŸine inanıyoruz. Devreye giren her MW Türkiye’nin kendi kaynaklarından yaptığı bir tasarruf olacaktır. 


 

R E K L A M

İlginizi çekebilir...

İzocam Genel Direktörü Murat Savcı: 'Yalıtım Kendini Geri Ödeyen Bir Sistemdir'

Sürdürülebilir bir gelecek için yalıtım uygulamalarının yaygınlaşması gerektiğini ifade eden İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, yalıtımın kendini ge...
14 Aralık 2023

'Elektrostatik Filtreler Toz Emisyonunun Tamamına Yakınını Temizliyor'

2019 yılında Türk, Alman ve Danimarka ortaklığında kurulan INKWER firmasının Genel Müdürü Murat Erdem dergimizin sorularını yanıtladı. Erdem, elektros...
15 Kasım 2023

ZeroBuild Summit'23 Direktörü Doç. Dr. Gamze Karanfil Kaçmaz: "Sıfır Enerji Bina'lara Dönüşümü Konu Alacağız"

Bu yıl 4. kez düzenlenecek olan Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Zirvesi ZeroBuild Summit'23'te; Sıfır Enerji Binalar'a dair tüm bileşenl...
17 Nisan 2023

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Boat Builder Türkiye
  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • Enerji & DoÄŸalgaz Dergisi
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi
  • Tersane Dergisi
  • Tesisat Dergisi
  • Yalıtım Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeÅŸilBina Dergisi
  • İklimlendirme Sektörü KataloÄŸu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü KataloÄŸu
  • Yalıtım Sektörü KataloÄŸu
  • Su ve Çevre Sektörü KataloÄŸu

©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.