SHURA Enerji DönüÅŸümü Merkezi’nin ‘Yenilenebilir Enerji Sektörü 2023 DeÄŸerlendirmesi ve 2024 Projeksiyonu’ toplantısı bugün İstanbul’da düzenlendi. Toplantının açılışını, SHURA Enerji DönüÅŸümü Merkezi Yönlendirme Komitesi BaÅŸkanı Selahattin Hakman yaptı.
Küresel enerji tüketiminin hızla artmaya devam ettiÄŸini söyleyen Hakman, “Arz güvenliÄŸi, enerjiye ekonomik eriÅŸim ve sürdürülebilirlik bu dönemde üç ana ihtiyaç ve hepsi yeni teknoloji desteÄŸiyle çözülebilir. Bu baÄŸlamda enerji üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarını tercih etmek, enerji üretim ve tüketim süreçlerinde verimlilik potansiyelini sonuna kadar kullanmak, modern ve temiz enerji teknolojilerine yönelmek, enerji dönüÅŸümünün mihenk taÅŸları olacak” dedi.
Hakman, küresel çapta enerji talebinde yavaÅŸlama olduÄŸunu aktarırken, birincil enerji tüketiminin yüzde 7,5’ini hidroelektrik hariç yenilenebilir enerji kaynaklarının, yüzde 82’sini ise fosil yakıtların oluÅŸturduÄŸunu belirtti. Hakman, ÅŸunları kaydetti: “Arz kesintisi riski ve yüksek fosil yakıt fiyat deÄŸiÅŸkenliÄŸi, dünya çapında daha fazla enerji tüketicisini dağıtık yenilenebilir enerji sistemlerini benimsemeye ve son kullanım sektörlerinde elektrikli teknolojilere geçmeye teÅŸvik ediyor. Åžunu da söylemeliyiz ki elektrik sektörü küresel olarak karbonsuzlaÅŸmaya da öncülük ediyor. Yenilenebilir enerji, toplam küresel elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 30’unu oluÅŸturuyor. 2015 yılından beri istikrarlı bir ÅŸekilde artan rüzgar ve güneÅŸ enerjisinin küresel elektrik üretimindeki toplam payı yüzde 12. GüneÅŸ PV, yenilenebilir enerjinin toplam kapasite artışının (348 GW) yüzde 70’ini oluÅŸtururken, onu 77 GW (yüzde 22) ile rüzgar ve 22 GW (yüzde 6,3) ile hidroelektrik izliyor. GüneÅŸ ve rüzgar enerjisinde en yüksek kapasite artışına sahip ilk üç ülke Çin, ABD ve Hindistan.”
SHURA Enerji DönüÅŸümü Merkezi Direktörü Alkım BaÄŸ Güllü ise konuÅŸmasına, 2023 yılında yenilenebilir enerji sektöründe yaÅŸanan deÄŸiÅŸim ve geliÅŸmeleri aktararak baÅŸladı. Geçen yılın tarihe ‘en sıcak yıl’ olarak geçtiÄŸini hatırlatan Güllü, iklim krizinin dünyada ciddi bir endiÅŸe kaynağı haline geldiÄŸini söyledi. Güllü ÅŸunları söyledi: “2023, Türkiye için de çok zor baÅŸladı. Åžubat ayında yaÅŸadığımız büyük deprem felaketi, Türkiye’nin diÄŸer tüm alanları gibi enerji sektöründeki dinamikleri de etkiledi. Depremden etkilenen bölgelerde hasar gören dağıtım, iletim hatları ve enerji tesisleri hızlıca toparlanıp devreye alındı, ancak o dönem açıklanan verilere göre en az 600 milyon dolarlık bir hasar oluÅŸtu. Hem depremler hem de ardından yaÅŸanan sel felaketleri, enerji arzının yaÅŸamsal önemini bir kez daha ortaya koyarak elektrik iletim ve dağıtım hatlarının doÄŸal afetlere dayanıklı olması, planlamaların yüksek dirençli altyapılar perspektifiyle yapılması gerekliliÄŸini gözler önüne serdi.”
Güllü konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü: “Türkiye’nin önceliÄŸi, halihazırda en ucuz kaynak olan, teknolojisi geliÅŸmiÅŸ ve yerli ekipman imalat kapasitesine sahip olduÄŸu, yerli ve temiz yenilenebilir enerji kaynaklarını geliÅŸtirmek olmalı. Ekonomik kalkınma ve karbonsuzlaÅŸma hedeflerine ulaÅŸabilmek için sadece yeÅŸil/ikiz dönüÅŸüm odaklı politikalar yerine sürdürülebilir kalkınma/büyüme ile uyumlu, enerji, sanayi, ulaÅŸtırma, finans ve ticaret politikalarının bütüncül olarak ele alınması önemli.”
ENERJİDE YENİLENEBİLİRİN PAYI ARTTI
Toplantıda, SHURA Enerji DönüÅŸümü Merkezi’nin yıl boyu yayınladığı raporlar üzerinden, 2023 yılında yenilenebilir enerji sektöründe yaÅŸanan deÄŸiÅŸimler ve geliÅŸmeler ile 2024 beklentileri deÄŸerlendirildi.
2013-2023 yılları arasında Türkiye’de elektrik üretiminin yüzde 36 artmasına raÄŸmen yenilenebilir enerjinin elektrik üretimindeki payı yüzde 29’dan yüzde 42’ye çıktı. Türkiye bu baÅŸarıyı, yenilenebilir enerji maliyetlerinin yüksek olduÄŸu bir dönemde YEKDEM I kapsamındaki dolar bazlı alım garantisi ile saÄŸladı. Aynı dönemde verilen yerli katkı teÅŸviki ile de Türkiye’de rüzgar ve güneÅŸ ekipman imalatı yerli olarak yapılmaya baÅŸlandı. Küresel olarak bu dönemde karasal rüzgar enerjisinde seviyelendirilmiÅŸ elektrik maliyetinin yüzde 69, güneÅŸte ise yüzde 89 düÅŸmesiyle rüzgar ve güneÅŸ enerjisi en ucuz enerji kaynakları haline geldi.
Türkiye’nin kurulu gücünün artmasına raÄŸmen artış oranı önceki yıllara göre düÅŸük kaldı. 2012-2022 yılları arasındaki dönemde, yıllık kurulu güç net artışının ortalaması 4,6 GW olmuÅŸtu. Talep artışının üzerinde olmakla birlikte bu artışın en önemli nedenlerinden biri, bu dönemde yenilenebilir enerji santrallerine verilen teÅŸviklerdi. 2023 yılında ise yaklaşık 2,5 GW’lık yeni kurulu güç artışı oldu yani yeni kapasite artışında bir gerileme söz konusu. Kurulu güç artışının neredeyse tamamı yenilenebilir kaynaklarından saÄŸlandı.
2022 sonunda yayınlanan Ulusal Enerji Planı’na göre 2035 yılında kurulu gücün 190 GW’ye yükselmesi, bunun içinde rüzgarın 30 GW, güneÅŸin ise 53 GW payı olması hedefleniyor. Bunu baÅŸarmak için yıllık olarak 1,4 GW rüzgar ve 3,3 GW güneÅŸ enerjisi kurulumu yapmamız gerekli. Yani 12 yıl içinde rüzgar kapasitesinin 3, güneÅŸ kapasitesinin 5 katına çıkarılması gerekiyor. Türkiye’de elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı son 10 senede kayda deÄŸer ölçüde arttı. Buna raÄŸmen nihai enerji üretiminde elektriÄŸin payı sadece yüzde 20. Nihai enerji arzında yenilenebilirin payının artması için enerji yoÄŸun son kullanım sektörlerinin de bu kaynaÄŸa yönelmesi gerekiyor.
ENERJİ FİYATLARIYLA BİRLİKTE DIÅž TİCARET AÇIÄžI DÜÅžTÜ
2022 yılında küresel piyasalarda yaÅŸanan jeopolitik geliÅŸmeler ve özellikle küresel doÄŸal gaz fiyatlarındaki oynaklıklar nedeniyle elektrik fiyatlarında ciddi yükseliÅŸ yaÅŸanmıştı. 2023’te doÄŸal gaz ve kömür fiyatları normale dönmeye baÅŸladı ve Türkiye’de de hem doÄŸal gaz hem de elektrik fiyatlarında 2022 yılına göre düÅŸüÅŸ gözlendi. Rusya-Ukrayna savaşıyla artan enerji fiyatlarından dolayı Türkiye’nin enerji ithalatı 2022’de 97 milyar dolara çıktı. 2023’ün ilk 10 aylık verilerine göre ise 2022 yılının aynı dönemine göre yüzde 29’luk bir azalma söz konusu. DiÄŸer yandan yılın ilk 10 ayında enerji kaynaklı dış ticaret açığı, toplam dış ticaret açığına oranla yüzde 74’ten yüzde 47’ye geriledi.
Toplantıda, 2023’ün enerji fiyatlarının normalleÅŸmeye baÅŸladığı bir yıl olduÄŸu, ancak Türkiye’nin ileride fosil yakıtlardaki fiyat dalgalanmalarından etkilenmemek için hızlı bir ÅŸekilde yenilenebilir kapasitesini artırması gerektiÄŸi vurgulandı.
SINIRDA KARBON MEKANİZMASI İÇİN TEDBİR GEREKLİ
Toplantıda ayrıca, Türkiye’nin net sıfır hedefi doÄŸrultusunda enerji üretiminin yanı sıra tüketiminin de karbonsuzlaÅŸması gerektiÄŸinin altı çizildi. Özellikle enerji yoÄŸun son kullanım sektörlerinde fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjiye geçilmesi gerektiÄŸi belirtilerek temel stratejinin öncelikle enerji verimliliÄŸi ve elektrifikasyon yolu ile enerji tüketiminin azaltılması, ardından ilave elektrik talebinin yenilenebilir enerji santrallerinden karşılanması olması gerektiÄŸi vurgulandı. Bunlara ek olarak ulaÅŸtırmada elektrikli araçlar, binalara ısı pompaları, elektrifikasyonu mümkün olmayan alanlarda ise yeÅŸil hidrojen gibi uygulamalara geçilmesi önerildi. Avrupa YeÅŸil Mutabakatı kapsamında 2026’da uygulanmaya baÅŸlanacak Sınırda Karbon Mekanizması’nın dönüÅŸümü tetikleyen ana etken olduÄŸu ifade edilirken, geçiÅŸ döneminde tedbir alınmaması halinde ilave emisyon maliyetlerinin ortaya çıkacağı hatırlatıldı.
2024’TE HEDEFLER AKSİYONA DÖNÜÅžMELİ
Toplantıda, hedeflerin kısa-orta-uzun vadeli aksiyon planlarına dönüÅŸtürülmesi hem elektrik sektöründe hem de son kullanım sektörlerinde destekleyici politikaların belirlenerek uygulamaya konulmasının, gerekli piyasa ve mevzuat düzenlemelerinin yapılmasının önemli olduÄŸu vurgulandı. Dünya zor bir dönemden geçerken ABD seçimleri, İsrail-Filistin savaşı, Rusya-Ukrayna savaşı gibi küresel olarak enerji sektörünü etkileyebilecek geliÅŸmelerin Türkiye’yi de etkileyeceÄŸi anlatıldı.
Bu süreç içinde Türkiye’nin yenilenebilir enerji yatırımlarını artırması, enerji verimliliÄŸi alanında çalışmalara hız vermesi, elektrifikasyon ile nihai enerji tüketiminde elektriÄŸin payını yüzde 56’ya çıkarması gerektiÄŸi kaydedildi. YeÅŸil finansman ve yeni teknolojiler de 2024’ün gündeminde yer alacak konular arasında.
R E K L A M