
Marmara Denizi Eylem Planı Açıklandı![]()
ODTÜ araştırma gemisi Bilim-2'deki "müsilajla mücadele" çalışmalarını inceleyen Bakan Kurum, daha sonra Marmara Belediyeler Birliğince Kocaeli'de düzenlenen Marmara Denizi Eylem Planı Koordinasyon Toplantısı'na katıldı. Toplantıya katılan, Marmara Denizi'ne kıyısı olan illerin büyükşehir ve belediye başkanları, valileri, vali vekilleri ile bazı milletvekilleri fikirlerini ve önerilerini anlattı.
Bakan Kurum, basına kapalı yapılan toplantının ardından müsilajla mücadele kapsamında "Marmara Denizi Eylem Planı'nı" kamuoyuyla paylaştı. Bakan Kurum, Marmara Denizi'ni tehdit eden müsilaj sorununun çözümü için katkı sağlayan hocalara, belediye başkanlarına, bakanlık ve STK temsilcilerine, ortaya koydukları yüksek gayretten dolayı teşekkür etti. Ortak bir iradeyle İstanbul Boğazı'nı, Marmara Denizi'ni kirliliğe, kaderine terk etmeyeceklerini ifade eden Kurum, "El birliğiyle, iş birliğiyle gözbebeğimiz Marmara'yı kurtaracağız, dedik. Bugün şehirlerimizi, insanımızı etkileyen üç önemli meselemiz var. Bunlar; salgın, deprem ve iklim değişikliği. 2020 yılı bu üç meselenin neden olduğu sonuçlarla mücadele içinde geçti. Bugün konuştuğumuz müsilaj probleminin ana nedeni olan iklim değişikliğiyle mücadelenin yolu ve çözümü; çevre yatırımlarından, yeşil yatırımlardan geçmektedir. Bugün Bakanlık olarak; yerel yönetimlerimizle birlikte binlerce çevre projesi yürütüyoruz" diye konuştu. "Marmara Denizi'ni Tertemiz Hale Getirmek Hepimizin Üzerine Vazifedir" Bakan Kurum, İstanbul'da, sanayinin, ekonominin lokomotif şehirlerinden Kocaeli'de ve tüm kıyı şehirlerde, son derece yaygın bir kirlilik yaşandığını, dünyanın farklı noktalarında çeşitli sebeplerle zaman zaman ortaya çıkan müsilajla karşı karşıya kalındığını belirterek, şöyle devam etti: "Çözüm noktamız çok net; hakikaten hepimizin, 84 milyonun ve Marmara Bölgesi'nde yaşayan 25 milyon vatandaşımızın içini sızlatan o görüntüleri yok etmek, hedefimiz budur. Marmara Denizi'mizi bir seferberlik anlayışıyla tertemiz hale getirmek ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin üzerinde bir vazifedir, bir borçtur. Bu anlamda; el birliği yapmak, güç birliği yapmak zorundayız ve bir an evvel karasal, tarımsal ve gemi kaynaklı ne kadar farklı kirlilik türü varsa ne kadar sebep varsa hepsini ortadan kaldırmaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak, müsilaj sorununu ilk andan itibaren titizlikle takip ettik, ediyoruz. 300 kişilik ekibimizle Marmara Denizi'nde 91 noktada, karada da tüm atıksu arıtma ve katı atık tesislerinde, kirlilik kaynaklarında denetimlerimizi yaptık." Bakan Kurum, aldıkları örnekleri Çevre Laboratuvarında incelediklerini, ODTÜ Bilim gemisiyle suyun altında ve üstünde 100 farklı noktadan numuneler aldıklarını, 700'ü aşkın bilim insanı, kurum temsilcisi, STK ve belediye yetkilisinin katıldığı son yılların en geniş katılımlı çalıştayını yaptıklarını aktardı. Marmara Denizi Koruma Eylem Planı Kurum, konuşmasının ardından 22 maddeden oluşan Marmara Denizi Koruma Eylem Planı'nı kamuoyuyla şu şekilde paylaştı: "Marmara Bölgesi'nde kirliliğin azaltılması ve izleme çalışmalarının yürütülmesi amacıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ilgili kurum ve kuruluşların, üniversitelerin, sanayi odalarımızın ve STK'larımızın da içinde olduğu bir Koordinasyon Kurulu oluşturacağız. Marmara Belediyeler Birliği bünyesinde ise Bilim ve Teknik Kurulu oluşturulacak. Koordinasyon Kurulumuzu önümüzdeki hafta itibarıyla oluşturuyoruz." Atıksu Arıtma Tesislerinin Tamamının İleri Biyolojik Arıtma Tesisine Dönüştürülecek Bakan Kurum, bölgede bulunan mevcut atıksu arıtma tesislerinin tamamının ileri biyolojik arıtma tesisine dönüştürüleceğini belirterek, atıksuların ileri biyolojik arıtım yapılmaksızın Marmara Denizi'ne deşarjını engelleyici hedefler doğrultusunda çalışmalar yürütüleceğini kaydetti. Marmara Bölgesi'ndeki atıksuların yüzde 53'ünün ön arıtım, yüzde 42'sinin ileri biyolojik arıtım ve yüzde 5'inin biyolojik olarak arıtıldığına dikkati çeken Kurum, "Tüm bu arıtma tesislerimizi, yapacağımız teknolojik dönüşümle ileri biyolojik arıtma ve membran arıtma sistemlerine dönüştüreceğiz. Bilim insanlarımıza göre azot miktarını yüzde 40 oranında düşürürsek bu işi kökten çözeriz. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde Marmara Bölgesi'nde bulunan tüm illerimiz, atıksu arıtma tesislerini dönüştürmeye yönelik çalışmalarını tamamlayacaklar. Biz de Bakanlık olarak yerel yönetimlerimize gerek teknik olsun gerek finansal olsun her konuda destek olacağız. Bu sayede, Marmara Denizi'nde müsilaja ve diğer kirlilik türlerine neden olan azot ve fosfor girişini minimum seviyeye indirip kontrol altına alacağız. Böylece Marmara Denizi'nin su kalitesinde iyileşmeyi hızlandıracağız" ifadelerini kullandı. Marmara Denizi'ne deşarj yapan atıksu arıtma tesislerinin deşarj standartlarının 3 ay içerisinde güncellenerek hayata geçirileceğini aktaran Kurum, "İlgili mevzuata yeni düzenlemeler getireceğiz. Deşarj standartlarını, Marmara Denizi'nin hassas yapısını dikkate alarak yapacağımız bu düzenlemeyi uygulamaya alacağız." dedi. Kurum, arıtılmış atık suların mümkün olan her yerde yeniden kullanımının artırılacağını ve destekleneceğini, temiz üretim teknikleri uygulanacağını bildirdi. Sadece ülke değil, bütün dünyada su kaynaklarının iklim değişikliğinden önemli oranda etkilendiğini aktaran Kurum, bu nedenle arıtılan suların geri kazanımının büyük önem arz ettiğini vurguladı. Bakan Kurum, bu kapsamda, ülkede halihazırda yüzde 3,2 olan arıtılarak yeniden kullanılan atık su oranını 2023 yılında yüzde 5'e, 2030 yılında ise yüzde 15'e çıkarma hedefinde olduklarını söyledi. "Marmara Denizi'ne Gemilerin Atıksularının Boşaltılması Önlenecek" Marmara'ya deşarj yapan arıtma tesislerinde de döngüsel ekonomi ilkelerine uyulacağını, suyun yeniden kullanımının destekleneceğini belirten Kurum, "Suyumuzu ne kadar geri kazanırsak, Marmara'ya o kadar az su deşarj etmiş oluruz. Bu manada tüm tesislerimiz de gerekli sistemleri kuracak. Finansal desteklerle tesis dönüşümünü hızlandıracağız. Atık su oluşumunun azaltılması için gerekli tüm temiz üretim teknik ve teknolojilerini hızlıca hayata geçireceğiz" ifadesini kullandı.
"Atıksu arıtma tesislerini gerektiği gibi işletmeyen OSB'lerin rehabilitasyon ve iyileştirme çalışmalarıyla ileri arıtma teknolojilerine geçişi hızlandırılacak" diyen Kurum, arıtma tesislerini nasıl yapacaklarına dair standartları, yine Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte tüm OSB'lere vereceklerini kaydetti. "Marmara Denizi'nin Dijital İkizini Oluşturacağız" Bakan Kurum, tersanelerde temiz üretim tekniklerini yaygınlaştıracaklarını vurgulayarak, tersanelerin deniz ile doğrudan temasta olan gemi inşa ve bakım merkezleri olduğunu ve bu noktalarda daha çevreci teknikler kullanılarak olası deniz kirliliklerinin önüne geçeceklerini bildirdi. Eylem planında yer alan maddelerle ilgili detaylı bilgi veren Bakan Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bakanlığımız tarafından yapılan çalışmalar çerçevesinde, alıcı ortama deşarj yapan atık su arıtma tesislerinin tamamı 7/24 online izlenecek. Marmara Denizi'ndeki 91 izleme noktası 150'ye çıkarılacak. Türkiye Çevre Ajansı eliyle Marmara Denizi ile ilişkili tüm havzalardaki denetimler, uzaktan algılama, uydu ve erken uyarı sistemleri, insansız hava araçları ve radar sistemleri kullanılarak artırılacak. Tıpkı Kentsel Dönüşüm projelerimizde yaptığımız gibi, 3 boyutlu modellemeyle meteorolojiden kirlilik yüklerine kadar çok sayıda veriyi içeren Marmara Denizi'nin dijital ikizini oluşturacağız. Marmara'nın tüm kirlilik kaynak ve yoğunluklarını detayları göreceğiz. Bu bölgelerdeki değişimleri anlık olarak takip edeceğiz. Nerede bir kirlilik söz konusuysa da anlık müdahale edeceğiz. Sadece bugün değil, ileride Marmara Denizi'nde yaşanabilecek muhtemel olumsuz senaryonlar durumunda, erken müdahale imkanına kavuşmuş olacağız." "1 Yıl İçinde Marmara Bölgesi'nin Tüm İllerinde, İlçelerinde Sıfır Atık Uygulamasına Geçeceğiz" Bakan Kurum, Marmara Denizi kıyılarını kapsayacak şekilde Bölgesel Atık Yönetimi Eylem Planı ve Deniz Çöpleri Eylem Planı'nın üç ay içerisinde hazırlanarak uygulamaya konulacağını belirtti. Denizlerde oluşan plastik gibi katı atıkların, deniz çöplerinin yüzde 90'ının karasal kaynaklı olduğuna işaret eden Kurum, "Yani evlerimizde, sanayimizde üretilmektedir. Biz karada etkin olarak atıkları topladığımızda zaten denize girişleri önlenmiş olacak. Bu manada, 1 yıl içinde Marmara Bölgesi'nin tüm illerinde, ilçelerinde Sıfır Atık Uygulamasına geçeceğiz ve atıklarımızı bu manada karada toplayarak, ayrıştıracağız, ekonomimize de istihdamımızı da katkı sağlamış olacağız. İyi tarım ve organik tarım uygulamaları ile basınçlı ve damlama sulama sistemleri yaygınlaştırılacağız. Böylelikle sulamada kullanılan su miktarını azaltacağız, dereler vasıtasıyla kirliliklerin Marmara Denizi'ne ulaşmasını engellemiş olacağız." değerlendirmesinde bulundu. "Organik Temizlik Ürünlerini Tespit Edip Kullanmaya Başlayacağız" Marmara Denizi'yle ilişkili havzalarda, dere yataklarında yapay sulak alanlar ve tampon bölgeler oluşturarak kirliliğin denize ulaşmasının önleneceğini belirten Bakan Kurum, "Zeytin karasuyu ve peynir altı suyu kaynaklı kirliliğin önlenmesi de önemli. Bunun için atık su azaltımını gerçekleştirecek teknolojik dönüşümler yapılmasını zorunlu hale getireceğiz" dedi. Bakan Kurum, fosfor ve yüzey aktif madde içeren temizlik malzemelerinin kullanımının aşamalı olarak azaltılacağını, organik temizlik ürünlerinin teşvik edileceğini dile getirerek, "Tıpkı Sıfır Atık Projesi'nde olduğu gibi, uygulamaya belediyelerimiz ve kurumlarımızdan başlayarak; kentsel temizlik ve benzeri işlemlerde hem insanımızın sağlığına zarar veren hem de Marmara Denizi'ne akan tüm zararlı maddelerin kullanımını aşamalı olarak azaltıyoruz. Önce kurumlarımızda organik temizlik ürünlerini tespit edip kullanmaya başlayacağız. Bakanlık olarak, gerekli finansal desteği sağlayacağız" ifadesini kullandı. “Marmara Denizi'ndeki Tüm Hayalet Ağlar Temizlenecek"
"Marmara Denizi'mizdeki tüm hayalet ağlar, Tarım ve Orman Bakanlığımızca 1 yıl içerisinde temizlenecek" diyen Kurum, balıkçılık faaliyetlerinin ekosistem temelli yapılmasının sağlanacağını, koruma alanlarının geliştirileceğini, bilim insanları ve koordinasyon kurulunun alacağı kararlarla takvim ve cezai uygulamaları kısa süre içerisinde belirleyeceklerini kaydetti. İlginizi çekebilir... Tunçmatik Şarj İstasyonu Ağı GenişliyorElektrikli araç pazarının Türkiye'de ivme kazandığı bir dönemde, Tunçmatik, köklü deneyimini ve enerji alanındaki uzmanlığını bu yeni sektöre taşı... Biyogaz Üretiminde Kullanılan Atıklar ve Operasyonel ParametrelerSu anda dünya çapında yaklaşık 132.000 adet küçük (<1.000 m3), orta (1.000""10.000 m3) ve büyük ölçekli (>10.000 m3) anaerobik çürütme... SolarToday'den Avrupa'da Enerji Depolama Alanında Yeni Bir AdımMacaristan'da devreye alınan 3.8 MWh kapasiteli enerji depolama sistemi, SolarToday'in koordinasyonunda başarıyla hayata geçirildi.... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.